27 Aralık 2013 Cuma

İki yol faşizme çıkıyor..


Cemaat ile AK Parti savaşından kim galip çıkarsa çıksın; maalesef Türkiye’mize daha büyük özgürlük, daha kaliteli demokrasi gelmeyecek..

Cemaat kazanırsa; tek güç kalacak, toplumu tarif ettikleri standartlara dönüştürme yolunda en önemli eşiği aşacaktır.

AK Parti dolayısıyla Tayyip Erdoğan kazanırsa; tek adam olacak, daha otoriter olma yolunda en önemli eşiği geçecektir..

Şimdi bunu nasıl ve hangi sözcük dizimiyle anlatayım?

Kırk satır mı, kırk katır mı?

Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık..

Kısaca her halükarda yandı keten helva..

Türkiye’de yaşayan özgür ve demokrat karakterli bir vatandaş olarak ‘ya Tayyipçi, ya Gülenci’ olmak zorunda bırakılmayı içime sindiremiyorum..

Tamam, AK Parti muhalifiyim ama ‘düşmanım, düşmanı dostumdur’ felsefesini bugünkü konjonktürde hiç de uyumlu durmuyor.. Çünkü hem AK Parti’ye muhalifim, hem de cemaat taraftarı değilim..

Ne olacak şimdi?

Maalesef gözümüzün önünde, ülkemiz hızla faşizmin kollarına kucak açıyor..

Sandık fetişizmiyle Putin tarzı yönetmeye yatkın bir lider olan Tayyip Erdoğan bir yanda, toplumu dini değerlerle yeniden organize etmeyi amaçlayan bir cemaat diğer yanda..

Kaderimize bakın ki 2013 yılının son günlerinde ülkede hakim olan Tayyip ve Gülen olarak 2 hakim güç vardır ve birbirlerine üstünlük savaşı vermektedir.

Son söz: Kim kazanırsa kazansın; ülkemize demokrasi ve özgürlük gelmeyecektir.. Tam aksine daraltılmış demokrasi kisvesi altında faşizm gelecektir..



Bu yazı daha önce counter kisi tarafından okundu.

Hiç yorum yok: