Kim ne derse desin 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Antlaşması’ndan
bu yana Türkiye Cumhuriyeti tarihinde en önemli eşiklerden birisi yaşanıyor.
Nasıl mı?
Türkiye Cumhuriyeti içinde Türk Milleti (bünyesinde Türkler,
Kürtler, Çerkezler, Araplar, Boşnaklar, Bulgarlar..) ile Ermeni ve Rum azınlıktan oluştuğu
yazılıyken Kürtler, PKK nezdinde yeni bir statü kazanma yolunda bambaşka bir
aşamaya geçildi..
Peki, kısaca bu döneme nasıl gelindi?
(Yaşım gereği öncesini görmedim) 1970 yıllarda başlayan KAWA
gibi Kürt siyasi hareketi, 1980 yıllarda PKK adıyla silahli mücadele evresine
geçti. 2013 yılı başında ise İmralı süreci adıyla silahsız mücadele dönemi için
yeniden start verildi.. Kürtler nezdinde PKK’nın kazandığı yeni statüyle siyasi
çalışmalarına ya BDP içinde ya da başka bir partiyle devam edecektir.. Sağ
cenahta çok dillendirilen ‘’PKK tüm Kürtleri temsil etmiyor’’ savı doğru gibi
görünsede aslında doğru değildir. Çünkü statü talep eden PKK’yı destekleyen yine
Kürtlerdir.. Statü talep etmeyen ama PKK’yı da dışlamayan büyük çoğunluk
vardır. Bunlar ‘Beyaz Kürtler’ olarak tarif edilir. İşte tuzu kuru, düzeni
kurulu Kürtlerdir.. Siyasi statü elde eden PKK, gelecekte Beyaz Kürtleri de
kazanacaktır.
Yeni siyasi statünün ya da siyasi yapının içine KCK tutukluları
ile silah bırakan PKK’nın önemli bölümü katılacak, böylece hem bölgede hem de
tüm Türkiye’de bambaşka siyasi mücadele dönemi başlayacaktır.
Peki, neler olabilecek?
Dünya konjonktürü ne kadar el verirse, Kürt toplumunda karşılığı
ne kadar bulunursa; özerklik, federasyon, konfederasyon, bağımsızlık gibi
taleplerin de o kadar gerçekleşme şansı doğacaktır.. PKK’nın ve Öcalan’ın bu
alanda talepleri şimdilik AB müktesebında yer alan ‘Yerel Yönetimler Özerkliği’
yasal düzenlemesiyle yetineceği ya da karşılanacağı aşikardır..
Devlete karşı işlenen suçlar çerçevesinde özellikle KCK
tutuklalarına, silah bırakan PKK’lılar için kısmi af gelebilecektir..
Diğer yandan gerekli insan kaynağı bulundukça bölge
okullarımızda Kürtçe eğitim-öğretim yapılabilecektir..
Başka neler olabilir derseniz gerisi ıvır zıvırdır..
Peki, bu yazıyı niye kaleme aldım?
Maalesef ne olup bittiğini tam olarak bilemeyen insanlara düşüncelerim
doğrultusunda bir parça kaynak olabilmeyi amaçladım.
Bu yazı daha önce kisi tarafından okundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder