Hani laf olsun diye yazmadım, bildiğimiz, öngörümüz var
ki iddialı konuştum..
Oylamadan bir gün önce, bakın sosyal medyada neler
dedim?
2020 Olimpiyatlarını bence Tokyo alacak.. Demedi demeyin..24
saat önce ilan ettim hala ısrarlıyım..
İstanbul 2020 olimpiyatlarını alırsa; twitter'da ROK (Rasim Ozan
Kütahyalı) gibi anıracağım..
2020 Olimpiyatlarını bence Tokyo alacak.. Demedi demeyin..
Olimpiyatların ruhunu spor oluşturur.. Özellikle en çok madalya
dağıtılan yüzme, atletizm ve jimnastik dalları olimpiyatın ana gövdesini
oluşturur..
Tanıtımlara şöyle bir göz ucuyla baktım, zaten o noktada bile
kaybedeceğimiz kesindir. Tokyo şehri tanıtım ağırlığını sporcuya vermiş,
İstanbul tarihi güzelliklerine vermiş.. Arkadaş orası turizm tanıtım yeri değil
ki aksine olimpiyat şampiyonu olmuş sporcuların boy göstermesi gereken
sahnedir..
Ha burada İstanbul şehrinin hiç suçu yoktur, tek suçlusu bu ülkeyi yıllardır
yönetin sağ cenah siyasetçileridir..
Özellikle son 10 yılda 20 milyon gençlik spordan tamamen uzaklaştırıldı.
Alınan fetvalar, söylenen laflar sporla ilgilerini fiilen kesti.. Varsa yoksa
din.. Yaz tatili olur, çocuklarımız spor okulları yerine tarikatların
cemaatlerin okullarında din bilgisi, dini yaşam öğretilir.. Okullara seçmeli
ders konulur, aman ha dini dersleri mutlaka seçin, zaten diğer derslerin öğretmeni
yok ya da sınıf açmak için yeterli öğrencisi yok denir.. Oysa her öğrencimiz zorunlu
olarak hem ortaokulda hem de lisede mutlaka bir spor dalıyla iştigal edecek,
öğrenecek, çalışacak dense ne olur?
Olmaz, çünkü dindar gençlik yetiştireceğiz ya, külli olmaz..
Yahu bazı şehirlerimize yanlışlıkla da olsa kapalı yüzme havuzu
yapılıyor, bu havuzdan çocuklarımız, gençlerimiz nasıl yararlanır, nasıl
başarılı olur yerine kızlar, erkekler nasıl aynı anda havuzda yüzemezlerin
hesabı, matematiği yapılıyor abi.. Kafa bu, vizyon bu işte..
Herkes yaşadığı ile, ilçeye, beldeye, köyüne baksın ve 10 ile 20 yaş arası herhangi bir spor dalıyla uğraşan bir insan göstersin bakalım; inanın, bir elin parmağını geçmez.. İstisnai olarak sporla ilgilenen kızlarımız, erkelerimiz de maalesef hileye başvuruyor ve dopingli çıkıyor..
Ondan sonra kalkmışsın dünyaya olimpiyat vizyonu açıklıyorsun ve talip
oluyorsun..
Olimpiyat üyelerinin neredeyse 3/2’si inanmıyor veya inandırıcı bulmuyor
ki oylamada 30-60 kaybediyorsun..
Yeryüzünde neredeyse tüm insanlar yaşam akışını belirlemede bilimi
referans alıyor, sen ise dini referans alıyorsun..
Çare ise 2028’i hedef alarak; en az 100 bin yüzücü, 100 bin atlet, 100
bin jimnastikçi yetiştir, en iyilerini olimpiyata gönder, madalyaları topla,
işte o zaman göğsünü gere gere ben İstanbul-2028 olimpiyatlarını istiyorum
diyebilirsin..
Bu hükümet yapabilir mi?
Mümkünatı yoktur, çünkü doğduğu,büyüdüğü yaşadığı çevrenin oluşturduğu
genetik kodlar müsaade etmez.. Yani istese bile yapamaz..
Sayın Başbakan Erdoğan, kendi ağzıyla söyledi..
Ne dedi?
‘Ben çocukken ve gençken futbolla uğraşıyordum ama rahmetli babamdan
habersizdi çünkü izin vermezdi..’
Daha üstüne söylenecek söz kaldı mı?
Benim ne demek istediğim anlaşılabildi mi?
Tavsiyem ise bir daha ne olimpiyatlara aday olun ne de bu işlere
soyunun.. Hem kendinizi hem de ülkemizi rezil etmeyin.. Sizler bildiğiniz işi
yapın, yani ormanları kesin, suları kirletin, bol bol bina dikin.. Bu arada 4-4’lük
dindar nesil yetiştirin..
Saygılarımla..
Ömer ÖZDAMAR Bucak-BURDUR
Bu yazı daha önce kisi tarafından okundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder