Kıyamet
çoktan koptu zaten..
Nasıl
mı?
Ozon
tabakası delindi ve güneşin zararlı ışınlarını süzen tabaka inceldi ve büyük
bölümü yok oldu.. En önemlisi ısınma arttı ve mevsim dengesi bozuldu.. Hala
Ozon tabakasını yok edecek; sera gazı salımına hem ABD, hem de Çin devam
etmektedir. Adı geçen ülkeler, atmosfere sera gazı salınımı yasaklayan KYOTO
antlaşmasına imza atmamıştır.
Kuzey
Kutbu buzulları eridi, dünyamızın su seviyesi yükseldi ve anormal atmosferik
olaylar (fırtına, tayfun, hortum gibi..) arttı.. ABD, Rusya, Kanada bayraklarını
dikerek; zengin petrol ve doğalgaz yataklarını paylaştı bile..
Yerüstü
ve yeraltı doğal kaynaklar kirlendi ve tükendi artık..
Göller,
denizler, okyanuslar kirlendi, deniz kağlumbağalarının neredeyse yüzde 50’si
kanser oluyor ve ölüyor..
Yeraltı
su kaynaklarımız kimyasal atıklar nedeniyle her yıl biraz daha içilmez hale
geliyor.. Soluduğumuz hava bile fosil yakıtların saldığı karbon nedeniyle her
yıl biraz daha kirleniyor..
Geriye
ne kaldı? Yiyeceklerimiz, o da felakettir, çünkü GDO (Genetiği Oynanmış
Organizma)’lu ürünlerle insanlarımız beslenmektedir. Bu da yetmiyor, kontrolsuz
tarım kimyasalları, hormonları meyve ve sebzeye veriliyor ve o ürünleri insanlar
tüketiyor..
Kıyamet
daha nasıl kopacak arkadaş, aptallığınıza doymayın emi.. Bu şartlarda yaşamın
normal devam etmesi mümkün değildir.. Çoçuklarımızın geleceği kapkaranlıktır..
İnsanlığın DNA’sı bile bozulmaya yüz tutmuştur.. Genç yaşlarda kanser, kalp
krizi ve beyin enfarktüsleri artarak hızla çoğalacaktır.. Anlayana, bu gidişat
kıyamettir, anlamayana sözüm yoktur..
Bu yazı daha önce kisi tarafından okundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder