19 Mayıs günü, yayladaki eve gittim ve 21 Eylül günü, geri şehre döndüm..
Yapayalnız
değildim tabii yaylada.. Eşimle beraber, bir köpek, 7 kedi, 20’ye yakın tavuk, 2
keçi ve 3 hindi vardı..
Yakınımızda
bir komşu vardı, o da balıkhane bekçisi olduğu için uzun boylu hiç görüşemedik..
Etrafındaki
tepeleri, dağları gezmeye ve keşfetmeye çalıştım..
İnternet
zayıf olduğu için pek blog yazamadım..
Yaklaşık
1.500 metre yükseklikte sanki gökyüzüne daha yakın duruluyordu, sanki yıldızların
ışıltısı daha ferli gözüküyordu..
Kendimce
bazı çıkarımlar ve fikirler ürettim elbette..
20
yıl sonra köylerde yaşayan nüfusun; bugüne göre en az yüzde 50 daha düşeceğini
iddia edebilirim.. Çünkü sistem köyde yaşamı mümkün bırakmıyor..
Neden?
Dağlarda,
yaylalarda, köylerde para harcanmıyor,
hatta para geçmiyor..
Kendi
kendine yetebilen çekirdek ailenin yaşamını idame ettirmesi bugün itibarıyla köyde
mümkün değildir..
AVM’lerde
tüketim ve para harcanması için şehirlerin tıka basa dolması şarttır..
Köyde
şu an kimler yaşıyor?
Emekli
olmuş, ufak tefek tarla işi yapabilen, takriben 50 ve üzeri yaş grubu yaşamaktadır.
Bunların çocukları ise neredeyse hepsi şehre göç etmiştir..
Neyse
bu sezon çok blog yazacağım için ileride bu konulara değineceğim daha..
Başka
neler mi oldu?
Yazı
tutkusu baskın olduğu için yine bir şeyler karaladım..
Yaylada
son şeklini verdiğim ve Temmuz-2014 ayında yeni basılan kitabım olan ‘’DÜŞ’e
Yazdım’’ çok ilgi çekti..
Yerel
yazarların bir yerde kaderidir bu gerçek.Basılan kitabını kendisi pazarlar,
kendisi satar, kendisi imzalar.. Yerel bazda bunu başardım. 100’ü geçen okuyucu
kitlesi yarattım. Yeni basılan kitabımın satışı 150’yi geçmiştir. Bu realiteyi
de yadırgamıyorum çünkü, her ay 3 bine yakın kitap basıldığı dikkate alındığı
zaman bu sonuç kaçınılmazdır..
Ömer
Özdamar
Burdur-Bucak
İletişim adreslerim:
Facebook : https://www.facebook.com/omerozdamar62?ref=tn_tnmn
Twitter : https://twitter.com/omerozdamar
E-mail
: homeros80@hotmail.com
Bu yazı daha önce kisi tarafından okundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder