Başta sosyal medya
olmak üzere yazılı ve görsel medyanın bir kısmının gördüğü; TEMAD’ın Abdi İpekçi
Parkındaki, 05 Mart 2014 günü başlayan, ölüm orucu eylemine değinmek zorundayım…
Amma grup, amma
kişi haklılığına kesinkes inanıyorsa; ‘ölüm orucu eylemi’ yapabilir, başka
türlü yeryüzünde hiçbir canlı yaşamını tehlikeye atacak, böyle bir eyleme girişmez...
Öncelikle TEMAD
Başkanı Sayın Ahmet Keser ve onun nezdinde tüm Emekli Astsubaylar Derneği’nin asil
ve vakurlu üyelerinin haklı ve bir o kadar gururlu eylemini destekliyorum ve
onları yürekten selamlıyorum..
TEMAD (Türkiye
Emekli Astsubaylar Derneği) üyelerinin eylemi boyunca taşıdıkları pankart ve
dövizlerde şu talepler yazıyordu:
"Savaşta değil sokakta
ölüyoruz"
"Ordunun kahramanları sokağa terk
ediliyor"
"İmtiyaz değil adalet
istiyoruz"
"İntiharlar şehit sayısını
geçti"
"Ekonomik ayrımcılığa son"
"Maaş adaletsizliğine son"
TEMAD Genel Başkanı Ahmet Keser, 98 bin
çalışanı, 120 bin emeklisi ve aileleriyle 1 milyon kişilik büyük bir aile olan
TEMAD yönetiminin, adaletsizlik ile ayrımcılığa karşı tüm meslektaşları adına
oy birliğiyle açlık grevi kararı aldığını söyledi.
Peki, ne talep ediyorlar?
Ta darbeci Kenan Evren’den bu yana gasp
edilen özlük haklarının iadesini, askeri kanunlar önünde en temel insani
hakların sağlanmasını..
Evet ya, bu kadar basit, bu kadar
sarihtir..
Yazıklar olsun!
TSK’nın belkemiği diye öve-öve
bitirilemeyen astsubay emeklilerinin kangrene dönüşmüş sorunlarına el atmayan
ve de çözüm bulmayan başta siyasi iktidar olmak üzere tüm sorumlulara yazıklar
olsun!
Peki, ölüm orucu gibi vahim bir noktaya
TEMAD nasıl sürüklendi ve sorumluları kimlerdir?
Örgütlü gücün farkını algılayamayan,
hala 30 yıl öncesinin ruh haliyle yaşayan, sosyal medyanın ilgisini ve
yarattığı bilgisini özümsemeyen yönetici kafalardır..
Kardeşim! Emekli ya da muvazzaf
(GÖREVDE) astsubayların sorunları çözmek için istesen de, istemesen de, tek bir
merci vardır. O da TEMAD Başkanı ve Yönetim Kuruludur.. TEMAD dışında yapılan
tüm girişimler boş ve beyhude çabadır..
Bu işin çözülememesi ve bu kadar
uzamasında tek sorumlu tanırım. Oy verdiğimiz ve muhatap olduğumuz legal
hükümettir.
Hükümetin başı yani Başbakan da,
kaçamak güreşip; pası hep Genelkurmay Başkanlığı’na atmaktadır.
Şimdiye kadar olması gereken prosedür; Milli
Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz, TEMAD Başkanı ile yetkili kurulu davet eder,
talepleri not alır, hükümete götürür ve yasalaşır. Bu arada Genelkurmay’a bilgi
verir.
Neler istendiğini, TEMAD Başkanı Sayın
Ahmet Keser, yaklaşık 2 yıldır neredeyse tüm televizyon kanallarını dolaştı ve anlattı..
TEMAD’ın haklı çığlığı neredeyse MARS’tan
bile duyuldu ama ne hikmetse Ankara’nın göbeğindeki Başbakanlık duymadı..
Artık ölüm çığlığı atılıyorsa; buna ne Başbakanlık ne de TBMM kulaklarını
tıkayabilir.
Çare nedir?
Hemen, hem de mümkünse yarın Sayın
Başbakan Erdoğan, TEMAD Başkanı Ahmet Beyi, makamına davet eder, görüşlerini
alır ve belli bir takvim içinde talepler hayata geçirilir.
Bu yazı daha önce kisi tarafından okundu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder