30 Mart 2015 Pazartesi

Ön seçim serüveni bitti..


Ta 40 yıl öncesine ait bir terim olan ‘’ön seçim’’ neredeyse unutulmaya yüz tutmuştu.. Hatta TDK (Türk Dil Kurumu) bile önceki yıllar yazım kılavuzunda birleşik ‘önseçim’ şeklinde yazmış, son yıllarda ise ayırmış ve ‘ön seçim’’ haline sokmuş.. Velhasıl siyaset dünyasının çok ama çok uzağına savrulmuş bir terimdir..

Kontenjanlı ya da fermuarlı da olsa CHP, ‘2015 Genel Seçimleri’ öncesi milletvekili adaylarını belirlemek için hakim kontrolünde üye bazlı ön seçim yaptı..

Tabii ki Burdur ölçekli ön seçim serüvenini anlatacağım, çünkü yaklaşık 70 gündür aday adayı arkadaşımın kampanyasında vardım ve genelde yanındaydım..

Peki, bu 70 günde neler kazandım, neler kaybettim?..

Bir kere çok şey kazandım, buna karşılık az bir şey kaybettim..

Tefenni ilçesi Yeşilköy’ü gördüm.. Tek kelimeyle muhteşem konumu ve güzelliği vardır..

Gölhisar, hakikaten göletler ve barajlar diyarıdır.. Hatta göl içinde adacığı bile vardır..

Altınyayla, sisli ama karamsarlığı azaltan heybetli bir yerdir.. Fethiye il olursa muhtemelen bağlanır, çünkü Burdur’dan daha yakındır..

Yeşilova, adı gibi hem yeşil, hem de bakir kalan ender güzellikleri sunar gelenlere..

Karamanlı, Tefenni arası takriben 10 KM. olup keşke birleşip daha büyük ilçe haline gelebilselerdi..

Çeltikçi zaten yasanın eksikliğinde kaynaklı olarak ilçe kalmaya devam ediyor.. Hani beldelerin kapanmasında 2 bin ve aşağısı diyor ya, buna ilçeler de dahil dese Çeltikçi hemen köy olurdu..

Edindiğim dostluklar, arkadaşlıklar kazanımlarımın bonusu oluyor artık..

En çok merak ettiğiniz, kaybettiklerim değil mi?

İşte sıralıyorum:

Ön seçimin icrası sırasında ‘’Truva atlarını’’ görmek; bende inanç ve güven kaybına yol açtı..

Bazı ilçelerimizde CHP’nin örgütsel durumunu görünce ‘’valla bu parti çok sağlammış, neleri ve kimleri taşırmış’’ dedim içimden..

Yönetim kurulunu tanımayan ilçe başkanı mı ararsın?

Adam üye bile olamamış, dolayısıyla ön seçimde oy kullanamamış ama ilçe başkanı olmuş mu ararsın?

‘’Hey güzel Allah’ım’’ dedim içimden..

Siyasi taktikler, entrikalar bini bir para..

Örgütlerin çoğu paramparça olmuş, 2’li hatta 3’lü yapıya bürünmüş..

Örgütlerin bu hale gelmesinde baş sorumlu olarak gördüğüm ‘Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan yardımcısı Adnan Keskin’ abimizi; Denizli CHP üyeleri ‘ön seçimde’ liste dışına itmiş.. Buradan Denizlili CHP’lileri yürekten kutluyor ve selamlıyorum.. Hay Allah razı olsun sizden!

İşin doğrusu CHP’li üyeler, ‘demokrasimizin olmazsa olmazı’ sayılan ön seçime daha tam konsantre olamadılar.. Acemilikler yaşandı elbette..

Fanatizmin ve tarafgirliğin; özgür iradelerine zincir vurmasına üyelerimizin büyük çoğunluğu maalesef izin verdiler..

CHP üyesinin en azından yüzde 70’nin sağduyu ve akıl ekseninde hareket edeceğini varsaydım ancak yanıldım.. Dilerim ve umarım; üyelerimiz ‘bu seçme hakkını’  2019 yılında da böyle heder etmezler..

Neden mi?

Be kardeşim, Bucak ilçesinde 50 bine yakın seçmen rezervi vardır. Neredeyse 40 yıldır bu seçmen denizinden CHP değirmenine su akmamaktadır.. Hadi genel merkez yoklamasında olmadı, yahu ön seçimde üyeler bari bu gerçeği göremez mi?

Sevsek de, sevmesek de realite şudur: Bucaklılar tek başına milletvekili çıkaracak seçmen çoğunluğuna sahiptirler.. Burdur seçmen sayısı 70 bin civarındaysa Bucak ilçesi seçmen sayısı 50 bin civarındadır.. Burdur’un 7 ilçesinin toplam seçmen sayısı Bucak ilçesi seçmen sayısına eşittir..

Ah benim CHP’li üyelerim, hadi birinci sıra Burdur merkez, ikinci sıra niye Bucak olmasın ki?

Kabul edin! Akıl ve mantık seçimini yapamadınız ve beceremediniz. Yaptığınız bu tercihle; keşke adaylara ve CHP’ye ekstra bir getiri olsaydı ama maalesef bırak getiriyi, götürü bile olur..


Son söz: çekirge bir zıplar, iki zıplar, üçüncüde çukura zıplar..
Bu yazı daha önce counter kisi tarafından okundu.

Hiç yorum yok: