Yaşanan
tartışmalarda yaklaşık 3 yıl önce bıraktığım borsa maceramı yeniden anımsadım..
Nedir
işin aslı?
Para
kazanmak için diyelim ki 217 TL verip 1 LOT Galatasaray hissesi alan yatırımcı hiç
hoşuna gitmeyen bir Galatasaray SPORTİF Anonim Şirket’i kararı gelir.
Ne
diyor o kararda?
Önce
yüzde 300, sonra yüzde 400 bedelli sermaye artırımı.. Alınan şirket kararı SPK’nın
onayından sonra uygulamaya geçer..
Burada
yatan püf nokta güçlü yatırımcıdır. Bedelli sermaye artırımı bireysel-küçük
yatırımcıdan daha ziyade fonlara hitap eder.
Mağdurum
diyen küçük yatırımcının feryatları haklı gibi gözükse de borsa mantığına uygun
değildir. Çünkü küçük yatırımcı bedelli artırım kararından önce ne fiyat olursa
olsun satması gerekirdi. Satmadıysa bedelli için yeterli parası vardır anlamına
gelir.
Dün
gece BEYAZ TV’de Rasim Ozan Kütahyalı’nın gündeme getirdiği programı saat 02.30’a
kadar izledim. Galatasaray hissesinden sözde mağdurlar özetle şunu talep
ediyorlar: ‘Yüzde 400 bedelli sermaye artırımı gerçekleşti, heme akabinde yüzde
300 bedelli sermaye artırımı yapılmasın, ileri tarihe ötelensin, gelecek
yıllarda yapılsın, bizim bedelliye katılacak maddi gücümüz kalmadı’
Borsanın
tam da istediği budur işte.. Küçükler kaybolsun, hisseler büyüklere kalsın..Bir
yerde sandalye kapma yarışını andırır bu borsa oyunu.. Hani ortada 5 sandalye
vardır, oynayan 10 kişidir, oturun denince 5 kişi mecburen dışarıda kalır ya, mağdurum
diyen arkadaşların durumu da aynen böyledir..
Liberalizm’in
ruhunda spekülasyon, keriz silkeleme, küçükleri yutma gibi tabirler mevcuttur.
Yatırımcı olan küçükler ise tüm bu olup-bitenleri bilerek oyuna dahil olurlar..
Bakın,
size net bir şey söyleyeyim: Bedelli sermaye artırımı tamamlansın, yaklaşık 1-2
ay sonra nereden bakarsanız bakın; hisseler yüzde 50 primli olurlar..
Bedelli
öncesi satma hamlesini yapamazsan kaybetmeye mahkumsun.. Eski bir kaybeden
tecrübesiyle bu kadar net konuşuyorum..
O
mağdur arkadaşlara son bir önerim vardır: Hisselerinizi hemen bugün satın, yüzde
300 bedelliye katılmayın, her şey tamamlandıktan sonra yeniden alın ve 3-5 yıl
kadar beklerseniz; zararınızı tazmin ederseniz..
Öbür
türlü yok SPK’ya şikayet, yok savcılığa suç duyurusu falan nafile çabalardır,
sizler de biliyorsunuz ki yapılanların hepsi legal ve prosedüre uygundur.. Şunu
da unutmayın zararın neresinden dönerseniz karlısınız..
Sanki
burada finansal olarak güçlenen Galatasaray’a bazı çevrelerin az bilinen bir
alandan saldırı başlattılar.. Çok beğendiğim realist ve profesyonel düşünen,
öyle de davranan Galatasaray Başkanı Sayın Ünal Aysan hedef tahtasına konulmaya
çalışılıyor.. Bunlar gelişen, büyüyen Galatasaray önüne takoz koymaktan
ibarettir. Bir halt çıkmaz, işte sadece kafa bulandırır..
Bu yazı daha önce kisi tarafından okundu.
1 yorum:
Ömer Bey yazdıklarınızda haklılık payı yok değilidir.Fakat biraz daha araştırırsanız stadın nasıl kulübe geçtiğini,kulübün bunu sportif aşye nekadara sattığı ve halka açık şirketi borçlandırdığını,kanuna aykırı bir biçinde alacağını sermayeye koyduğunu,Aysalın hisse değerlerinde oynamaya sebep olan açıklamalarını hepsini googldan bulabilirsiniz.Bu arada ben galatasaray taraftarı ve hisse senedi mağduruyum, buna rağmen kombine biletim var ve takımıma destek olmaya çalışıyorum ama bu olaylardan sonra ,bu insanlarla aynı kulübe gönül verdiğim için utanıyorum.Bunların yaptıkları nitelikli dolandırıcılık değilde nedir?
Yorum Gönder