26 Mayıs 2015 Salı

HDP amma öyle, amma böyle barajı geçer..


Ağustos-2014 ‘’cumhurbaşkanlığı seçimi’’ bize çıkabilecek bazı sonuçların ipuçlarını anlatıyor?

O seçimin verilerini tekrar gözden geçirelim..

Toplam seçmen sayısı: 55.701.719
Kullanılan oy sayısı: 41.284.822
Katılım oranı: yüzde 73.72

Peki, kim ne oranda oy almış?

Tayyip Erdoğan yüzde 51.79
Ekmeleddin İhsanoğlu 38.44
Selahattin Demirtaş 9.76

İyi de aldıkları oy nedir?

Tayyip Erdoğan 21.000.871
Ekmeleddin İhsanoğlu 15.588.058
Selahattin Demirtaş 3.958.103

Kimin kanadı cumhurbaşkanlığı seçimine katılmamış?

AK Parti, 2014 yerel seçim oy sayısı 21 milyon olup tamamı katılmış..
CHP-MHP ortak adayı için her 2 partinin toplam oyu 19 milyon iken 4 milyon CHP-MHP seçmeni sandığa gelmemiş ve 15 milyon oy almış..

Selahattin Demirtaş iddiasız ve sıradan bir kampanya yürütmesine rağmen 4 milyon oy sayısına neredeyse ramak kalmış.. Kısaca seçim barajını aşmış sayılır..

Zaten seçime parti olarak katılmalarına en önemli cesaret ve gerekçe alınan bu sonuç olmuştur..

Geçmiş seçimlerde görülen yüzde 87-90 aralığında katılım oranıyla 47-48 milyon civarında oy kullanılacağını düşünelim. O zaman barajı geçebilmesi için HDP’nin 4.7 milyon oy alması lazımdır..

Seçime yüzde 73 katılımla 4 milyon oy alan Selahattin Demirtaş, yüzde 87 katılımla 4.7 milyon oyu havada, karada alır..

HDP’nin doğal Kürt seçmenleri dışında batıdan kim ya da kimlerden oy alır?

1.grupta pek sandığa gitmeyen sol tandanslı seçmenlerin en az yüzde 1-2’sinin oyunu alır..

2.grupta sandığa giden ancak Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a aşırı öfke duyan sağdan ve soldan bir kısım seçmenin de oyunu alır..

47 milyon seçmen sandığa giderse oyların dağılımı bence şöyle olur?

20 milyon AK Parti,
13 milyon CHP,
7 milyon MHP,
4.8 milyon HDP,
2.2 milyon diğerleri..

Peki, HDP neden ilk kez siyasi parti olarak seçime girdi?

Sisteme dahil olmak istiyor.. itilmiş-kakılmış muamelesi görmek istemiyor.. Tüm ülkenin siyasi partisi olduğunu kanıtlamak ve yönetimde yer almak temel talebidir..

İyi, hoş ama AK Parti ve Sayın Cumhurbaşkanı neden HDP’nin barajın altında kalmasında büyük yarar, hatta ‘’hayırlı’’ görüyor?

İşte AK Parti, CHP, MHP ve bağımsızlar ile siyasi sistem parsellenmiştir.. HDP’nin barajı geçmesini istemeyen en çok hangi partiyse; bilin ki en çok zarar görecek olan parti odur.. Gerisi fasa-fisodur..

HDP barajı geçerse, siyasi sistem ne olur?

Valla sarsıntı geçireceği kesindir. Bence 2019 ve 2023 seçimlerinde ÇİPRAS modeli solun solunda parti olabilir.. Siyasi sistemi çok zorlar çok..


17 Mayıs 2015 Pazar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem AK Parti’yi hem de kendini yaktı..


Aşırı özgüven malumunuz zararlıdır..

Tamam çok sevilen lider,

Tamam kitleleri etkileyen ve peşinden koşturan lider,

Tamam yüzde 52’yi coşturabilen lider,

Tamam karizmatik lider,

Tamam son 20 yıla damga vurmuş lider,

Tamam aynı dönemde dünya çapında siyaset yapanları geride bırakmış lider..

Ancak siyaset ekip-kadro işi olduğunu herkes gibi Sayın Erdoğan da bilir..

2014 yılına kadar gayet başarılı ekip çalışması yürütüldü..

Ne zaman ki cumhurbaşkanlığı seçimi devreye girdi, hem AK Parti’nin hem de Erdoğan’ın ‘makul-mantıklı-akılcı’ siyaset psikolojisi altüst oldu..

Ne yapılması gerekirdi?

3 döneme takılmayan Sayın Gül, önce genel başkanlığa sonra başbakanlığa gelecekti bu bir..

İstisnai durum deyip Sayın Arınç başbakan yardımcısı olarak devam edecekti bu da iki..

Kısaca üst akıl ekibi bozulmayacaktı.

Alt akılda neyi ve kimi değiştirirsen değiştir; hiç önemli değildir..

Neden böyle oldu?

Sayın Erdoğan, tek adamlığa soyundu..

Başkanlığa çıkan bu yolda; 2015 yılı, ‘7 Haziran’ seçimlerine gidiliyor..

Hani ‘’ Aç doymam, tok acıkmam sanırmış ya’’, onun gibi Sayın Erdoğan da iktidar hep devam edecek, ‘iktidar ilelebet sürecek’ gibi özgüvenden kaynaklanan,  tek adamcılığın yarattığı gaflete düşüyor.. Sayın Davutoğlu’nu meydanlara yolluyor, kendisi de aynı meydanlara el sallıyor..

Olmaz, asla olmaz..

7 Haziran’da yaşanacak büyük hayal kırıklığına Sayın Erdoğan dahil, AK Parti cenahı hazırlanıyor..

Artık koalisyon iktidarının ne kadar tehlikeli olduğu söylemine kadar iniliyor..

Oysa dertsiz, tasasız 2019 hatta 2023 seçimlerine gitmek varken; ‘yok başkanlık olsun’, ‘yok Sayın Gül olmasın’, ‘yok Sayın Arınç emekli olsun’ derken 2015 yılında hem kendini hem de AK Parti’yi bitirme noktasına sürükledi..

Yüzde 40 ve aşağısında bir oy oranı AK Parti ve Sayın Erdoğan için felaket senaryosunun başlangıcıdır..

Dışarıdaki küresel finans oyuncuları durumun hızla kontrolden çıktığını gördüler, hemen sıcak para girişi yapıldı.. Seçime kadar muhtemelen devam edecek olan girişle; dolar-TL 2.50 civarında bekleyecektir..

Neden?

AK Parti’nin seçimlerden bu kadar fazla zayıf çıkmasını istemiyorlar..

Başka neden?

Irak, Suriye, İran, Rusya gibi sorunlar varken Türkiye’nin zayıf iktidar eline düşmesini istemezler..

Sayın Erdoğan ve AK Parti için tek çıkış kapısı vardır. O da CHP-AK Parti koalisyonudur..


3 Mayıs 2015 Pazar

CHP-AKP koalisyonuna hazır mısınız?


Seçimlere 34 gün kaldı.. HDP barajı geçtiği her halükarda AKP için iktidar çoğunluğunu kaybetme riski gün ve gün artıyor..

8 Haziran sabahı bu risk gerçekleşirse, ne olur?

Çözüm sürecine daha yüksek oranda paydaşlara gereksinim vardır. AKP-CHP Koalisyon hükümeti de yüzde 70’lere dayanan çoğunluğu temsil edecektir.

İster üst akıl deyin, ister küresel lobi deyin, ne derseniz deyin ama herkes bu olasılığa hazırlık yapıyor..

Ha olur mu?

Olur..

Ama başarı ve uyum zor..

Sayın Başbakan Davutoğlu da bu formüle sıcak bakar mı?

Bakar..

Neden?

Çünkü böylece başkanlık tartışması tamamen gündemden çıkar..

Sayın Erdoğan, usluca sarayında oturur artık..

Hem Davutoğlu, hem de Kılıçdaroğlu, koalisyon hükümetini sürdürmek için sarayı bypas (devre-dışı) bırakmak zorundalar zaten..

Saray ne yapar?

Sayın Erdoğan önünde 2 yol kalır.. Ya kabullenme ya da rest çekme..

Rest çekme hangi hamleyi kapsar?

Davutoğlu’nu aforoz etmekten tutun da, AKP’nin tekrar başına gelmek bile opsiyon dahilindedir..

Şimdi anladınız mı, seçimin neden AKP-HDP arasında geçtiğini?

Her iki siyasi hareket ölüm-kalım mücadelesindeler..

CHP ve MHP zaten dünü ve bugünü bellidir, yarını ise mevcut siyasi denklemi etkilemez..

Ama AKP ve HDP için aynı savlar ileri sürülemez..

HDP barajı geçemezse kısa vadede darmadağın olur..

Ha keza AKP iktidar çoğunluğunu kaybederse uzun vadede darmadağın olur..

İşte bu seçim, o kadar mühim ve kritik sonuçlara gebedir..