28 Mayıs 2009 Perşembe

BAKMAK YA DA BAKMAMAK...


Resim Vatan gazetesindendir.

Yer plaj, kahramanlar ise 2 erkek, 1 kadın…

Resmin dilini biraz farklı bir dille çözmeye çalışıyorum.

Kadın ayakta ve güneşe karşı mı duruyor yoksa başka bir şeye mi karşı duruyor? Net değildir.

Birisi ayakta, birisi çömelik halde 2 erkek var ve ayakta duran kadına bakıyor…

Neyine bakıyor?

Vücuduna…

Ayakta duran ve üstü çıplak olan erkek sanki üşüyor ve bakmakla ısınıyor galiba:::))))…

Bakılmaya alışkın olmayan kadın ise bu durumun tadını çıkarıyor galiba::)))

Görmeye alışkın olmayan erkekler ise bu anın zevkine varıyor galiba::)))

Bir kare fotoğrafta 3 insan yansıması ve algılanması ne kadar zor değil mi?

Neyi, kimi ve neresini tarif edeceksin?

Ömrü boyunca çok az bikinili kadın gören erkek; bakmakla, bakmamak arasında niye bu kadar fazla gel-git yapıyor?

Bakılan kadının ruh ve duygu dünyası; bu duruma ne kadar ya da nereye kadar tolerans gösteriyor?

Yarı çıplaklık ile tam çıplaklık arasında etkileşim neden bu kadar büyük marjlar taşıyor?

Merak dünyası; bakmakla öğrenmek arasında nerede duruyor?

Herkesin doğal giysisi teni olan insanların yaşadığı adacıkta bakmak eylemi acaba neye dönüşür? Bakmamak, merak uyandırmamak sonucunu yaratır mı?

Kimin, neye bakmak istediği sorusuna bulunulan mekân belirleyici midir?

Bakmakla ilgili tüm eylem ve nesneler neden G harfiyle başlamıştır?

Görmek, göğüs, gözetleme, göz, görücü, görsel, G-String….::)))

Yeter artık diyorum kendime!

Niye mi?

Yahu adamlar bikinili bir kıza bakıyorlar, felsefe ve derinlik kokan onlarca soruyla karşılaşıyorlar…

Rahat bırakalım insanları… Kim, neye bakarsa baksın arkadaş…::))

Saygı ve sevgilerimle…

Ömer Özdamar/28 Mayıs 2009
Bu yazı daha önce counter kisi tarafından okundu.

Hiç yorum yok: